Anlattıklarımı boşver
Yaptıklarıma bak
Konuştuklarımı unut
Yaptıklarımı hatırla
İnana inana yanmayı öğrendim
Dinleye dinleye zaman kaybetmeyi öğrendim
Anlamaya çalışırken kendi anlamlarımı yitirmeyi öğrendim
Ne zaman ki “kapat kulaklarını bak gözlerinle ve yüreğinle” dedim işte ozaman anladım;
“İnsan konuştukları kadar değil, yaptıkları kadardır”
(benden öte…)
Başlık
Ben doğru ya da yanlış degilim
Şimdi soruyorum kendime
Hangi amaca hizmet ediyor yaşamım?
Hangi masalın içinde, kimin kahramanlıklarına destek oluyorum?
Genzimde o yakıcı his yine. Aydınlık olan karanlığa yürümekteyim.
“Dur lutfen burada kal” diyenlere inat gidiyorum.
Yüzümde o tuhaf, rahatsız edici tebessüm.
Dudaklarım yine meydan okuyordu içimdeki seslere.
Korkuları yıkıp bana ait olmayanları terk ediyorum şimdi.
Delilik belki baktığın yerden düzeni bozmak. Içinde ben olmayan bu düzeni yıkmak bana gore delilik değil.
Bildiğim ama inkar ettiğim ne varsa kabul etmek için derin bir nefes alıyorum şimdi.
Baktığın yerden gördüğün ben degilim çünkü.
Sendeki ben ben degilim.
Kendime dönüyorum.
(Benden öte…)
Başlık
Gözlerimi kapattım hayatın gerçek dediklerine. Yani, bana sahte gelenlere… ve benim gerçeklerim, rüyalarım yaşamaya başladı o an. Zihnimin çatlaklarından sızıp hayat bulmaya başladılar. Ben buradayım sizin gerçek dediklerinize inat. Eleştirdiğiniz her şey bende hayat buldu yani… Ve siz benim gibilere deli dediniz. Peki o zaman ben deliyim. Gerçeklere inat bir deli
Başlık
Başlık
Başlık
Başlık
Başlık
Başlık
Aynı anda kaç yerde, kaç zamanda yer alıyoruz diye düşünürdüm çocukken. Kaç kişinin yüreğindeysem o kadar yerde olduğuma inanmıştım. Şimdi hayat bana öğretti ki yüreğim kaç yerde olmak isterse o kara, kaç zamanda ise enerjim o kadar yerdeyim ben. Ben istersem eğer her yerde ve her zamandayım aslında