Bu hikaye ilginç
Aydın Boysan ile rakı
içmek için evren bizi bir araya getirdiğinde 34 yaşındaydım
Ilkinde onu tanıyan
birileri sebep olmustu
İkincisi ise onun
girdiği bir meyhanede ben tek başıma rakı içerken bir yandan telefonla
konuşurken duyduğum bir ses ile
Sen burda mısın sokak
kızı? Sesinde şaşırmam ile…
Başka şehir, başka
mekan
İş icin gittiğim bir
şehirde aksam gün batımında kendime küçük bir masa yapmışım ve bir anda o sesle
“hocammm” diye fırladım yerimden
Sesimden tanımıştı
beni
Nasıl bir zeka Nasıl
bir hafıza
Bir iki saat sohbet
ettiğin birinin sesini 1 yıl sonra hatırlamak…
Plansız gelen o akşam
neler öğretti bana
Neler sundu hayat
önüme
Nasıl bir iç acısı
çektim o gece
Birde gündüz düştüğüm
için parçalanan dizimin acısı, içimin acısına alev tutuyordu sanki
Ben gercekten sokağın
kızıyım
Yuvamda olmaktan keyif
alsamda kendimi kafeste hissetmek bana ağır geliyor
Amaçsızca yürümeliyim
yollarda
Saçma sapan koşmalıyım
Sınırlar çizilen her
duruma karşı elimde olmadan kafa tutuyorum
Düşündüğümü anında
denememe engel olan her durumda çığlık atmaya başlıyorum
Ben sokak kızıyım
Başımı gökyüzüne
kaldırıp görebildiğim kadar varım
Saçma sapan şarkı
söyleyip dans edebildiğim kadar güzelim
Elimi uzatıp havaya
dokunabilince seviyorum hayatı
Kendi kendine koyduğu
engeller içinde varolmaya çalışan insanoğlu olamadım hiç bir zaman
Elini tutmak istiyorum
denizin
Koynunda uyumak
istiyorum bulutların
Dudağından öpmek
istiyorum güneşi
Tadına bakmak
istiyorum toprağın
Birlikte çığlık atmak
istiyorum rüzgarla
Bunları anlattığım
canım hocam Boysan
Döndü ve dedi ki
” E yap kim engel?”
Baktım durdum kim
engel diye
Ah benim zihnim dur
dur ki ben ben olayım
Yüreğimle hayata
karışayım
Şerefe hayat bu kadeh
sana!
(Demir aldım
kendimden…)